Özgürlük için Gökyüzünü satın almanıza gerek yok... Ruhunuzu satmayın yeter..N.Mandela
Gökyüzünü bile ellerinden gelse KUPON arazi listesine sokup
satacaklarını düşündüğüm iş bilirler, iş birlikçiler, yalakalar, ruhlarını
elden çıkaranlar arttıkça özgürlüğü
yakalama umudumuz azalıyor! Başbakan ileri demokrasinin düşünce ve ifade
özgürlüğünün kök saldığı bir ülke de mi konuştu? Musul Konsolosluğunda konsolos
dahil tam 49 vatandaşımız rehin alındı... Ne oldu? “Susun bahsetmeyin... Onları kurtarmak üzereyiz” dendi mi? Yani ne
olup bittiğini sorarsak rehinelerin akıbetinden biz sorumlu olacağız!... Bak
susmadınız neler oldu? Ya sustuğumuz zaman neler oluyor? Sustukça daha da neler
olacak dersiniz!
Paraları sıfırla konuşması TUBİTAK
mucizesi ile “eklenti” denerek eşi benzeri olmayacak bir yalan olarak kayda
geçti... Londra merkezli uluslararası bir kurumunTÜBİTAK raporunun hemen
ardından gelen belgesi medya da yeterince yer almadı... Bir iki cılız ses
dışında duyan olmadı... Konuşma montaj
değil gerçekti... Satın almalarda yıldızlara ulaştık. Havuzlar doldu taştı.
Taşkınları konuşamadık! Ne oldu şu sıfırlanan paraların devamı? Öğrenebildik
mi?
Geri dönüp bakanlar 2007 yılından
bugüne, neyin değiştiğini fark edebildiler. Ama yüksek sesle konuşamadılar .Kim
aşırı güç kullanımına aşırı tepki gösterebildi? Gençler öldü, çocuklar
ceplerindeki bilyeler yüzünden terörist sayıldı. TIR yüklü silahların adresi
ise sorulamadı! Polis normal polislikten, donanımı yüksek vurucu gücü artmış,
kalbi katılaşmış kırıcı bir iktidar
polisine dönmedi mi? Emir alır almaz burnunun ucundaki öfkesi, yerli yersiz
sıktığı biber gazı, yerli yersiz halka
attığı dayak. YUHHHH denince öfke tutulması can aldı!.. Demokrasiyi
içine sindirse, halkın polisi olsa, çatışmayı önleyecek yerde çatışma
çıkarmasa! 167 kişi ölmeyecekti!
Müslüman etiketli bu vahşi Terör
Örgütüne (IŞİD’e) çok yakın olmak neyin nesi?. Korur gibi davranmak hangi
gerekçeye dayanabilir? Öyle hassas ki. Başbakan toz kondurmamak gayretinden
vazgeçmiyor. Benim ülkemde o ne rica etse yasak 24 saat sonra çıkıp geliyor...
Yas... sakkk hemşerim denmedi mi?. Medya sordu mu? Nerede benim düşünce ve ifade özgürlüğüm diyor mu? Terör
ve insanlığa karşı işlenmiş suçlar artık ülkemde de umuyorum bu kadar geniş ve
suskun alanlar bulamayacak!. Ulusların sessiz takibi enayi yerine konmayı kaldırmayacak kadar gelişmiştir... Sessiz ve
derinden giden pek çok dosya, pek çok gerçek derinlerden filiz verirse ben
şaşmayacağım. Başbakana yurt dışında hissettirilen soğukluk görülmüyor mu? İlla da Esad’ı devirmek için kinle, nefretle, fırtınaya kapılmış gibi
yapılan öfkeli hamleler ulusalararası itibarımızı sarsıyor! Balyoz davasındaki
Anayasa Mahkemesi kararı Adalete güveni tam olarak eski yerine getirmemiştir.
Sadece istenirse Adalet tüm kurumları ile yeniden düzenlenilir umudunu
vermiştir.
Askere olan bu düşmanlık ne?
Sorgulamanın zamanı gelmedi mi? 5 yılı haksızlıkla çalınmış olanlara “ben yanlış yargıladım... Bu işte kumpas
vardı... Gel seni yeniden aynı delillerle bir daha yargılayalım demek mi
adalet?. Hani bu çorabı ören şebeke?
Yeni bir çorap örmeyeceği nereden belli? Ben artık dünyanın en ünlü cambazı da
olsa başımı kaldırıp iptekine bakmam! Onun gösterdiği, ne ters köşeye, ne de
düz köşeye, hiç bir köşeye yatmam! Beklerim...
Adalet şaşmamalı! Hak arayanlar susturulmamalı .Susmamalı! HAKLI SESLER
dinlenilebilmeli! Kanal İstanbul... 3. Hava limanı... 3.Köprü gibi çılgın
projeler zarar verecek diyenleri asla dinlememek, yok saymak, adam yerine
koymamak ne zamandır hak oldu? Sandıktan
çıkma diktanın kim ismini demıokrasi koydu? Başbakan susun konuşamayın”diyecek 24 saat geçmeden konu yasaklanacak! Türkiye Büyük Millet
Meclisi Araştırma Merkezi, Başbakanın Terör örgütü
denmesini istemediği örgüt için ne diyor?
“Örgütün 15 bine
yakın üyesi var, “IŞİD’i diğer örgütlerden ayıran en önemli özellik, Körfez
Bölgesi’nden yardım görmesidir. Amacı, Irak ve Suriye topraklarından dünyaya
yayılan bir İslam devleti kurmaktır.
Kurulduğu günden beri aktif olan IŞİD, öngördüğü İslam Devletini kurmak için
faaliyetlerini artırmış ve yüzlerce insanın yaralanması ve öldürülmesi
sorumluluğunu üstlenmiştir”
IŞİD NE ÖRGÜTÜDÜR ACABA diye sormadan biz hangi mahalledeyiz demeliyiz… Dün kurucu iradenin
yerleştiği alan laik, demokratik, sosyal bir devlet çatısı içinde yüzü
aydınlığı gören, hiç bir alanda baskıyı yaşamayan bir yerdeydik… Çatısında Türk
bayrağı dalgalanırdı! Biri çıkar indirir mi endişesi de yoktu! Kurucu irade dün
zor şartlarda tek bayrak altında özgürlük ruhunu yaşatarak bir ulus yarattı…
Bugün yeni bir mahallede yaşıyoruz. Yollar genişledi. Köprüler büyüdü. Ama çatı
kubbe olsun deniyor! Çevre baskısı büyük! AKP 12 yıldır zaman zaman buharını
kıstığı düdüklü tenceresinde ateşi sonuna kadar açtı! Şeriat devleti özlemini pişiriyor… Israrla… İnatla… Ha pişti… Ha
pişecek… Işid’i açıktan dışlayamıyor... Tenceredekini unutmazsanız formül ve
gidilen yolu da çözersiniz!… (Işid) İŞİD AMA DUYMAMIŞ OL!.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder