3 Mart 2009

Bir deli kadar akıllı olabilmek!

Elektronik posta trafiği bu aralar çok yoğun. Sanal mesajlar uçuşuyor ortalarda. Ben bu postaları yaratıcılık yarışına benzetiyorum ve dikkatle izliyorum.
Aşağıdaki fıkra da bu postadan gelenlerden. Belki sizlere de gelmiştir ama ben yine de bu tip önemsediğim postaları paylaşmak amacındayım.
İşte fıkra:
Arabanın lastiği tam tımarhanenin önünde patlar.
Adam arabayı kenara zor yanaştırır.
Sonraki işlem malum...
Kriko, stepne, bijon anahtarı ve tekeri söker.
Ama söktüğü 4 adet bijon yuvarlanıp yağmur mazgalına düşer.
Mazgal açılır gibi değildir,
Bijonlar görünmüyordur bile.
Adam bir sağına bakar, bir soluna bakar,
çaresiz kaldırıma çöker.
Olayı en başından beri tımarhanenin demir parmaklıklı penceresinden izleyen bir deli, seslenir;
- Ula salaaak! Sen ne yapıyorsun orda öyle?
- Sorma birader,lastik patladı ve değiştirirken bijonları mazgala düşürdüm.
- Düşündüğün şeye bak! Diğer lastiklerden birer tane bijon çıkar. Hepsi 3 bijonlu olsun.
Seni, lastikçiye kadar idare eder.
Adam hemen denileni yapar.
Ve akıl hastanesindeki deliye seslenir:
- Senin ne işin var tımarhanede?
Cevap müthiştir....
- Biz burada delilikten yatıyoruz kardeşim, salaklıktan değil...!
***
Etrafımızda bir deli kadar akıllı olamayan o kadar çok insan var ki!

4 yorum:

Adsız dedi ki...

Çok güldüm Akın Abi...Bana gelmemişti bu fıkra.. Ama aklıma takılmadı da değil 3 bijon sorun çıkarmaz mı Sevgiler...

Punto dedi ki...

Lastikçiye kadar sorun çıkarmaz bence de Sevgili Suzan. O duruma düşsem panikten ben de akıl edemezdim diye düşünüyorum. Şimdi öğrenmiş oldum.

Muharrem Kaptan dedi ki...

Bu fıkrayı daha önce duymuştum Akın abi. Gerçekten ibret alınacak bir hikaye.Bir çoğumuz o anki şaşkınlık ve panikle en basit şeyleri bile düşünemiyoruz.

Punto dedi ki...

Haklısın Sevgili Muharrem. Umarım bijonları kaybetmeyiz, kaybitsek de çare hazır.