13 Aralık 2009

Kuşlardaki acımazsızlık ve insanlar!...

Daha önce yazmış olduğum bir yazıda kuşların barış içinde yaşadıklarını gözlemlediğimden bahsetmiştim. Bu tespitime daha sonra da devam ettim.
Kuluçka döneminde barış içinde yaşayan kuşların, yavrular yumurtadan çıkıp biraz palazlandıklarında ortada barışın kalmadığını gördüm.
Bu tespitimi nereden mi yapıyorum?
Oturduğum daireye bakan binanın bacalarında yuva yapan martı ailesinin iki tane yavrusu dünyaya geldi. Bu yavrular yürüyüp çatıda dolaşmaya başladıklarında artık martı, güvercin barışının bittiğini, martıların güvercinlerin yavrulara zarar veremeyeceğini anladıklarında tekrar eski vahşi hallerine döndüklerini gözlemledim.
Bir sabah baktığımda kiremitlerin üzerinde öldürülmüş bir güvercinin yendikten sonra arta kalan kanat ve tüylerinin durduğunu gördüm. Demek ki ne çöplükten beslenmeleri, ne de şehirde yaşamaları doğalarında olan o vahşiliği engelleyemiyor.
Aslında bu tüm canlılar için geçerli değil mi?
Yüzyıllarca bir arada yaşayan en gelişmiş canlı insan bile ufacık bir kıvılcımda nasıl da vahşileşiyor. En yakınını, komşusunu bile gözünü kırpmadan yok edebiliyor.
Son zamanlarda bu vahşileşmenin örneklerini çokça görür olduk.
Hayvanlar yaşamak için vahşileşiyor. Ya insanlar?

3 yorum:

Asortik Krep dedi ki...

Yazıyı okuyunca bir zamanlar İstanbulda 4. kattaki balkonda yalnız bıraktığımız civcivlerin nereye kaybolduklarını anlayamadığımız günler geldi.Neden sonra karşıki çatıdaki martıların kapabileceğini farkettik..Çok üzülmüştüm..

Punto dedi ki...

Sevgili Asortik Krep; bizim sitedeki binaların damlarında çok güvercin var. Yavru güvercinlerin ortaya çıkmasıyla martılar hemen damlara üşüşüyor. Doğanın bu dengelerini anlamak mümkün değil.

nuri dedi ki...

kaptan harika gözlemlemişsin...seni kutluyorum....