1 Ekim 2013

“Demokrasi paketi basına sansürle açıklandı”!

Toplumsal barışı getireceği belirtilen demokrasi paketinin basına akreditasyonla açıklanması geleceğe dair ne yazık ki umut vermiyor. Demokratikleşme paketinin Evrensel, Birgün, Özgür Gündem, Aydınlık, Sözcü, Sol ve Yeniçağ gazeteleri ile Halk TV, Hayat TV, İMC TV’ye akreditasyon ve sansürle başlaması demokrasi adına büyük bir ayıptır. Halka açık, şeffaf biçimde tartışılarak hazırlanmamış paket, yine halkın haber alma hakkını ihlal eden demokrasi dışı bir tavırla sansürlü bir şekilde açıklandı. İktidarın her fırsatta akreditasyona başvurması, gazete ve televizyonlar arasında ‘benden olanlar’ ve ‘olmayanlar’ gibi bir ayrım yapması kabul edilemez. Demokrasilerde iktidarların her türlü eleştiriye, eleştiren gazeteciye ve gazetelere de tahammül etmesi gerekiyor. Bugün birçok gazeteci cezaevindeyken nasıl bir demokratikleşmeden söz edebiliriz. İktidar, yayın politikasından hoşlanmadığı gazetelerin çalışanlarının mesleklerini yapmalarını engellemektedir. Halkın bilgilenme hakkını da yok saymaktadır. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak bu yanlıştan artık dönülmesini bekliyoruz.”
Yukarıdaki cümleler bir bildiri yayımlayan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’na ait.
Haklı olarak gazeteler ve televizyonlar arasında ayrım yapılmasına tepkilerini dile getiriyorlar.
Peki ne işi yarar?
Hiçbir işe yaramaz.
Önemli olan bu ayrıma karşı, gazetelerin ve televizyonların tek yürek olabilmeleri ve başbakanın basın toplantısına gitmeme iradesini gösterme cesaretini gösterebilmeleri.
“Aman beni çağırmışlar” deyip koşa koşa basın toplantısına gidenler oldukça, daha çok “ileri demokrasi” masalları ile uyutuluruz.

Hiç yorum yok: