27 Haziran 2013

SON DURAK!

*Sizin gibi gençlere malik bulundukça, bu vatan ve milletin, şimdiye kadar elde etmeği başardığı zaferlerin üstüne çok daha büyük zaferler koyabileceğine şüphe etmiyorum.      M. KEMAL ATATÜRK

 Çevirdiğiniz bu SON FİLM Gezi Parkı filmi, ustalık dönemi eseriniz! Son durağa gelirken eseriniz heyecan verici ve inanılmaz sahnelerle dolu! Şimdi daha net hatırlıyorum… Demokrasiyi tramvaya benzetmemiş miydiniz! Son durakta inip gideceğin adrese gidersin diyordunuz… Öyle değil mi? Son adresiniz şayet hala yıkılmadı ise bir kaç adım ötede değil mi?
Filmi başa saralım!. Başbakana, öğrenci polisler mezun olmadan törende yeri göğü inletecek şekilde bağırıyor “Türkiye seninle gurur duyuyor” Başbakan da onlarla gurur duymaz mı? “Benim polisim kahramandır” cevabını veriyor. Bu muhteşem Gurur alışverişinden sonra Başbakan polisi güçlendireceğini açıklıyor. Halka karşı aşırı güç kullandığını tüm dünya ve de bazı AKP liler de itiraf ediyor ama o bilmezden geliyor. Ve onun polisi “benim polisim olmaktan çıkıyor” ve coştu gidiyor... Polisin haşere ilacı sıkar gibi yakından sakat bırakacak şekilde nefretle, kinle hamle yapıp gaz sıkması kahramanlığını perçinliyor! Gençlere, kendi halkına acımasızca saldıran KAHRAMAN POLİS 4.7 metreden Ankara’da Ethem Sarısülük’ü başına nişan alıp tabanca ile vuruyor… Ethem ölüyor… Ölüyor da ne oluyor? O Ethem kimin Ethem’i? Polisin, senin olabildiği yer de o insan da benim Ethem’im. Benim ve ÖZGÜRLÜK uğruna yollara düşen, parkları sokakları dolduran 5 milyon aslan yürekli gencin, kadının, ananın, bacının Ethem’i.   

Ethem öldü çile bitti mi? Gözüm gördü, beynim doğru algıladı, yüreğim yandı… Görmedin deniyor. 5 milyon şahit var… Hayır öyle değil… Sen Başbakan ne derse ona inan denmiyor mu? Meğer neymiş. “polisin eline onlarca taş gelmiş… Nefsi müdafa durumu oluşmuş! Koşarak gelip tabancasını ona doğrultan ve Ethem’i öldüren polis hala kahraman mı? Neden tutuklanmadı salıverildi… Adliyeye gelirken gövde gösterisi. Salıveren hakimin savunması “Vicadanım rahat” Bizi bu rahat vicdanlar mahvedecek!

Ethem ile birlikte bir şeyi daha öldürmediniz mi? Can veren 5 insanın, gözünden olan 11 gencin hesabını kime soracağız? Yıktınız... Onları da öldürdünüz. Adalete güveni. Hukukun üstünlüğünü. ADALETİ… HAKKI. Bu kıyım, bu kayıplar sadece AKP nin üstünlüğü için mi?

Polis siyasallaştıkca ADALET’İN katili olur! Polis daha ne kadar siyasallaşacak? Tarikat kurallarını mı benimseyecek? Bugün Başbakanın polisine tüm vatandaşın polisi denebilir mi? “ben ayırmıyorum! Başbakan BENİM POLİSİM” demiyor mu? Asla… Hepsi olamaz… Gözle görülenler göremediklerimizi de gölgelemiyor mu? Polis kadrosunun içinde bizden çok yüreği yanan, içi kan ağlayanları var. Eskiyi yaşayanlar “siyasallaşma ile gelen tehlikeyi görenler var..

Dernekler… Çatışmalar… Ölümler… Suçlamalar! POLDER - POL BİR… Sağcı polisler, solcu polisler...

Siyasetçinin film çevirme alışkanlığı her dalda sürmüştür... İşte gerçek der gibi 28 dakikalık AKP filmi yayımlandı… Hiç bir şeyi AK layamıyor. Bence MOBESE kameralarını  kendi haline bıraksalar daha gerçek görüntüler olurdu. Kuyumcu soygunları kadar heyecen yaratabilirlerdi! Başbakan ısrarcı… Cami de içki içtiler. Bekledik. Görüntüden bir şey çıkmadı. İnanabildik mi?

MHP’ li Türkkan konuyu  incelemiş. Bezmi Alem Valide Sultan Camisi'nin müezzini Fuat Yıldırım “o gece yaralıların camiye taşınmasından sonra içeriye molotof atılmasından, caminin kundaklamasından, herkesin yanmasından korkmuş. İçki içilecek bir ortam olmadığı gibi, herkesin korku ve dehşet içinde olduğunu, içki içen kimseyi görmediğini söylemiş.

 Oturup olanları yeniden gözden geçirmek şart. Tramvay çelik raylar üzerinde sallantıların yalpaların artan sesi ile hızlanıyor… Olanlar bize ne anlatıyor?  Medya hızla el değiştirirken kalemine ve meslek namusuna güveneceğim gazetecilere ne oldu?

Son durakta inip gideceğin adrese gidersin diyordunuz… SON DURAK bir kaç adım ötede değil mi?

Hiç yorum yok: