29 Ekim 2011

Mühendisten tim komutanı yaratmak!

Güneydoğu’da yıllarca dağlarda terörist kovalamış Osman Pamukoğlu’nu dinliyorum Erkan Tan’ın sabah programında. Pamukoğlu daha önce de söylediği terörle ilgili önerilerini sıralıyor ve “karakollar kalkacak. Subay astsubaylardan oluşacak seçkin birlikler dağlarda görünmeden,  yılan gibi sessiz sürünerek, teröriste korku salarak. Şimdiki gibi sabit yerlerde durarak teröristi bekleyip bu işi çözemezsiniz”.
Pamukoğlu’nu dinlerken dalmışım. 90’lı yılların sonlarına gitmişim.
İkiz oğullarımdan biri askerliğini Yüksekova’da asteğmen olarak yapmıştı. Önce Isparta Dağ Komando Okulu’na gitmiş, omzundaki ameliyat nedeniyle Piyade Okulu’na gelmiş, jandarmaya ayrılınca Foça’da bir ay eğitimden sonra tim komutanı olarak dağların yolunu tutmuştu.
Rahmetli bir arkadaşım tuğgeneraldi. Hukuk birinci sınıftan ayrılmış, Harp Okulu’na sonradan girmişti. Sivil yetişmiş, sonradan asker olmuştu. Bakış açısında askerin katılığı yoktu. Birlikte olduğumuz bir gün dayanamadım sordum; “Ordunun mühendise ihtiyacı yok mu? Makine mühendisi bir gençten tim komutanı yaratmak akıllıca bir iş mi?
Verdiği cevabı hâlâ dün gibi hatırlıyorum.
“Bak Akın.  Bize akıllı, çalışkan ve sorumluluk alabilen tim komutanları gerekli. Ona, henüz 19-20 yaşlarındaki 11 evladımızın canını teslim ediyoruz. Onun için tim komutanlarını mühendislerden seçmek çok önemli”.
Vereceği cevaptan çekindiğim için birkaç aylık eğitimden sonra bu gençleri yıllarca dağlarda yaşayanların karşısına çıkarmak çok mu akıllı bir iş? sorusunu soramamıştım.
Pamukoğlu’nun dediği gibi terörle mücadelede dağlarda yaşayabilecek yetişmiş birliklere ihtiyaç var. Askerlikten anlamasak da aklın yolunun bir olduğu bir gerçek.

Hiç yorum yok: