27 Mart 2007

Tohumdan hayata yeniden dönüş

Günlüğe karalahananın çiçeğini koymuş, bu otu tanıyor musunuz diye sormuştum. Evet, fotoğraf karalahananın çiçeklerine aitti. Bu çiçekler zamanla tohum oluyor , yere dökülüyor ve yeniden lahana fidesi haline geliyor. Ya da siz bu tohumları topluyorsunuz, zamanı gelince ekiyorsunuz. Bu dönüş yıllarca devam ediyor ve karalahana neslini koruyor.
Diğer canlılar da öyle değil mi? Bu konularda fazla bir bilgim yok. Ama insanlar ve hayvanlar gibi bitkiler de devam etmek için çiçek açıyorlar, o çiçekler meyve veriyor, o meyvelerin içindeki çekirdeklerden o bitki tekrar hayata dönüyor. Bu konuları izninizle uzmanlara bırakıyorum ve sizinle bazı meyvelerle ilgili bilgileri paylaşmak istiyorum:
30 YIL YAŞAYAN ŞEFTALİ: Şeftali kiraz ve kayısı gibi gülgiller ailesinden.Dünyaya Çin'den yayıldığı sanılıyor. En iyi sıcak iklimlerde yetişen şeftali Avrupa'ya İran'dan İspanyollar tarafından getirtilmiş. Şeftali ağacı ortalama 30 yıl yaşıyor. Bol sulu ve tatlı meyvesinin en önemli özelliği kabuğunun tüylü olması. Bu kadifemsi dokudan hoşlanmayanlar için nektarin denilen tüysüz bir çeşidi de var.Çekirdeği tek ve sert.Çekirdeği kolay ayrılana yarma şeftali, ete yapışık olana et şeftalisi deniyor. Yarma şeftali genellikle taze meyve olarak tüketiliyor. Et şeftalisi ise konserve yapımında kullanılıyor. Ülkemizde beyaz ve sarı etli olarak bilinen iki türü vardır.(Fotoğraf yeni. Dikkat ederseniz dalda kuruyan bir şeftali ve yeni çiçekler. Ölüm ve yaşam bir arada)
MALATYA’NIN KAYISISI: Kurutulmuş, konserve ve taze olarak yıl boyunca tüketilebilen bir meyve. Dünya sofralık kayısı dış satımında İspanya ilk sırada. Bu ülkeyi İtalya, Yunanistan ve Fransa izliyor. Kuru kayısı dışsatımında ise Türkiye ilk sıralarda yer alıyor.. Ülkemizde, yoğun kayısı yetiştiriciliği daha çok kuru yetiştiricilik olarak Malatya bölgesinde yapılıyor.(Fotoğraf yeni)
BAHARIN HABERCİSİ KİRAZ: Baharın en güzel habercilerinden biri kiraz ağacının çiçekleri.Gülgiller ailesinden olan kiraz, Doğu Avrupa ve batı Asya arasındaki bölgelerde yetişiyor. Kirazın kırmızı, sarı pembemsi, alacalı ve bordo renkleri var. Ülkemizden yaygın çeşitleri karabodur, dalbastı ve napolyon kirazları. Meyvesi iri ve kabuğu kırmızı olan napolyon; meyvesi çok iri kabuğu çok koyu bordo olan bing; eti açık sarı meyvesi orta irilikte kabuğu koyu ve ince sarı üstüne kırmızı alacalı karabodur, eti krem renginde olan dalbastı en iyi bilinenler. (Fotoğraf geçen yıldan)

FINDIĞIN ÇOK TÜRÜ VAR: Hepimizin bildiği fındık, Karadeniz ağzıyla "finduk" huşgiller familyasından geliyor. Çiçekler yapraklardan hemen önce ilkbaharda açıyor. Erkek çiçekler 5-12 cm uzunluğunda sarı renkli. Dişi çiçekler çok küçük, kış boyunca tomurcuklarda gizleniyor, 1-3 mm uzunluğunda kırmızı renkli. Kabuğun etrafını tamamen veya kısmen kuşatan bir kadehcik bulunuyor. Bilinen fındık türleri şöyle: Amerikan fındığı, adi fındık (Türkiye’de yetişiyor), Çin fındığı, Ağaç fındığı (Türkiye’de yetişiyor), Himalaya fındığı, Farges fındığı, Asya fındığı Mançurya fındığı, Lambert fındığı ve Tibet fındığı. (Fotoğraf temmuz ayında çekildi)
İNCİR VİTAMİN KAYNAĞI: Dutgillerden. Anayurdu Asya ve Akdeniz havzası. Meyvesine bazı yörelerde "yemiş" deniyor. Ülkemizde en çok İzmir ve Aydın yöresinde yetişiyor. 2 çeşit incir var. Biri, soluk sarı renkli sultan ya da lop incir ( kurutulan incir), İkincisi mor renkli siyah ya da patlıcan inciri. Protein, karbonhidrat, fosfor, kalsiyum, demir, sodyum, potasyum, magnezyum içeriyor. A, B1, B2, B3, B6, C vitamini ve folik asit açısından zengin.(Fotoğraf geçen yıldan)

6 yorum:

ERDIL dedi ki...

Icinde doga sevgisi tasiyan bir dostla tanismaktan cok mutluyum.Kaleminize saglik.

Punto dedi ki...

Sevgili Erdil; Teşekkür ederim. Sanırım günlük yazan dostların büyük çoğunluğu doğayı seviyor. Bu da ayrıca sevindirici.

Pınarın Kulubesi dedi ki...

Merhaba Punto Amca
bu yazı benim için hiç iyi olmadı:)
Şeftalinin çıkmasına daha çok var değil mi? Neyse ki erik çıkacak yakında, zaman çabucak geçse:(((
Yazın güzel meyvelerine kavuşsak, doya doya şeftali ve erik yemek istiyorum:)
Bu arada memleketim Malatya'nın kayısı üretiminde Türkiye'yi 1 numarada tuttuğunu bilirdim, meğer İspanya imiş üretimde lider.
sevgiler

Punto dedi ki...

Sevgili Pınar; Kalp kalbe karşıymış. Meyvelerin özelliklerini yazarken istermisin Punto Amca şimde Pınar eşinden bu meyvelerden istesin. O da köşe bucak bunları arasın.
Gerçekten aklımdan geçti bu düşünce. Ama şeftalinin çiçeklerine bayıldım görünce. Erikler meyveleşiyor, sırada kiraz çiçekleri var. Tüm bu ağaçlar bizim yazlıkta. Tek tek. Dut,armut, kayısı,şeftali, incir bizim bahçede, kiraz, erik komşuların bahçesinde. Ihlamur ve ayva da fazlalıklar.

Pınarın Kulubesi dedi ki...

Punto Amca sizin yazlık neredeydi:)
Bahçenize ufak bir hırsızlığa gelsek:) Tabi meyveler olduğunda:))) Geçiyorduk, uğradık, göz hakkı desek:)))
Bütün meyveleri tadıyla yemek için mevsimini beklemek gerek..
sevgiler

Punto dedi ki...

Sevgili Pınar; Bahçemiz çok küçük. En gözde meyvesi dut. Haziranda gidemediğimiz için çoğu komşulara kalıyor. Adresi veririm geçerken aşırırsınız. Dutun altına ağ seriyorum, fazla fire vermiyor. Kayısı da fena değil.Diğerlerinde pek hayat yok.