9 Ocak 2008

Gazeteciler Günü ve kutlamayı “hak edenler”!...

Her yıl 10 Ocak’ta Gazeteciler Günü sessiz sedasız kutlanır.
Neden Gazeteciler Günü? Bunu geçen yıl şöyle anlatmıştım:
“1961 yılında gazetecilerin çalışma haklarında önemli iyileştirmeler getiren 212 sayılı Yasa yürürlüğe girer. Yasadaki hükümleri beğenmeyen 9 gazete patronu, yasayı protesto etmek için 3 gün boyunca gazeteleri yayımlamama kararı alırlar. Bu gelişme karşısında, gazeteciler 10 Ocak 1961 günü haklarına ve basın özgürlüğüne sahip çıkmak amacıyla Sendika binası önünde toplanarak Vilayet'e kadar bir yürüyüş yaparlar. Gazeteciler, patronların boykot kararı karşısında Sendika'nın öncülüğünde, BASIN adıyla kendi gazetelerini 11–12–13 Ocak 1961 tarihlerinde yayımlarlar. O tarihten sonra 10 Ocak, "Çalışan Gazeteciler Bayramı" olarak kutlanır.”
Ben de gerçek gazeteci ağabeylerimi ve dostlarımı kutluyorum.
Sahi! bugün geldiğimiz noktada, bazı gazeteci diye ortalıkta dolaşanlar bu günü kutlamayı hak ediyorlar mı?
Yorumu size bırakıyorum.

14 yorum:

reality dedi ki...

Sevgili Punto,

Bugün gazeteciyim diye ortada-bazı-
dolaşanlar elbette bu günü kutlama
olayını hak etmiyorlar.

Ancak en olgun ve verimli çağınızda
emekli olmanıza akıl erdiremiyorum.

Yoksa bilemediğim bazı yozlaşma veya baskı durumlarımı söz konusu
oldu?

Sevgiler,
Sunny

Adsız dedi ki...

Punto Ağabey,
Bugün aynı olay olsa kaç gazeteci yürür, kaç gazeteci kendi gazetesini çıkarmaya kalkışır?
Basına uygulanan sansürü protesto edenlerin sesini duyurmayanlar da yine medya değil mi?
Sizin ve de sizin gibi gerçek gazetecilerin Gazeteciler Günü'nü kutlarım.

Mine

http://www.drmine.blogspot.com/

Punto dedi ki...

Sevgili Sunny; 35 yıllık meslek hayatımda hep dik durdum. Hiç başımı eğmedim. Hukukçu olduğum için kişilik haklarını hiçe sayan haber anlayışıyla savaştım. Ama bir yere kadar. Suç işlersek ne yapalım? bir kaç ay yatar çıkarsın diyen genel yayın müdürleri ile anlaşamadım.
Gençleştirme furyası da başlayınca bıraktım.
Sadece bir noktaya dikkatinizi çekeyim; büyük gazetelerin genel yayın müdürlerinden çoğu Ankara temsilciliğinden gelmedir. Neden?
Yazı işlerinde yıllarca çalışıp genel yayın müdürü olmuş kaç kişi vardır?

Punto dedi ki...

Teşekkür ederim Sevgili Mine. Ne yürümesi? Patronlar işin kolayını bulmuşlar. Yönetim kadrosunu doyur, gerisini düşünme.
Medyada bugün 3-4 aydır maaş almadan çalışan o kadar çok çalışan var ki.

Berceste dedi ki...

Ben de gerçek gazetecilerin ve o zamanlarda Bab-ı Alî'de çalışmış tüm gazetecilerin ''Çalışan Gazeteciler Bayramı'nı''kutlarım.

Bir gün gelip de basın yayım organlarının gerçekten bu işe gönüllü, devleti yönetenler ile kan bağı, gönül bağı olmadan, bağımsız çalışacağı kişilerce yönetilmesini dilerim. Gün be gün iyiye gitmek yerine kötüye gidiyor çünkü :(

YesilErik dedi ki...

Gazeteciler Gununuzu kutlarim Punto Amca.

Punto dedi ki...

Ne yazık ki bağımsız bir medya artık hayal oldu Sevgili Dilek. İş adamları medyada söz sahibi olmaya devam ediyor. Son örnek Sabah Grubu.

Punto dedi ki...

Teşekkür ederim Sevgili Yeşilerik. biraz buruk bir gün.

Sanem dedi ki...

Gazeteciler Gününüz kutlu olsun Punto amca.

Ayşegül Taştaban Erzincanoğlu/ Behçet dedi ki...

Gazeteciler gününüz kutlu olsun..
Sevgiler..

Tijen dedi ki...

Akın Abi,
Ben de bugünlerde kaç tane 'doğru', 'dürüst' ve 'tarafsız' gazeteci kaldı diye geçiriyordum içimden. Siz hak edenlerdensiniz, daha nice yıllar kutlayalım isterim gününüzü.

Punto dedi ki...

Teşekkür ederim Sevgili Sanem.

Punto dedi ki...

Teşekkür ederim Sevgili Ayşegül.

Punto dedi ki...

Sevgili Tijen. Gerçek anlamdaki gazeteci dostlarımız var tabii. Ama hepsi köşelerine çekilmiş durumda.