3 Ocak 2012

Molotofkokteyli deyip geçmeyin!

Yıl 1939. Kış savaşlarında Sovyetler Birliği’nin Kızıl Ordu’su Finlileri ormanlık alanda kıstırmış.
Yok edecek. Finlilerin doğru dürüst silahları yok. Direnmeye çalışıyorlar. Neyle mi? Cam şişelere dolduruyorlar benzini, parafini. Şişenin ağzına da bir fitil. Bez mi olur ip mi olur ne bulurlarsa Sovyet askerlerine, zırhlı araçlarına fırlatıyorlar. Ne hikmetse bu savaş aletine ismini Rus politikacı ve diplomat Vyaçeslav Molotov veriyor.
Bu basit savaş aleti yavaş yavaş yayılıyor. Benzinli şişeler, 1941'den sonra II. Dünya savaşı boyunca toplama partizan birlikleri tarafından bu kez Avrupa’yı işgal eden Nazi tanklarına karşı kullanılıyor. Bu ilkel yangın silahı günümüze kadar aynen geliyor.

Biz de bu silaha molotofkokteyli diyoruz. Diyoruz ama neden iki kelime neden bitişik yazılıyor bilmiyorum. Bunun cevabını dilcilere bıraktıktan sonra gelelim günümüze, geçen haftalarda medyada yayımlanan bir habere. Birlikte okuyalım;
İstanbul Küçükçekmece'de İETT otobüsüne molotofkokteyli atılması sonucu yanarak ölen lise öğrencisi Serap Eser'i örnek gösteren Van 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi molotofkokteyli ve havai fişekleri ateşli silah saydı ve 2 sanığa 12 yıl 6'şar ay hapis cezası verdi.
Serap olayına atıfta bulunulan kararda, "Bu olay bir tek molotofkokteylinin bile insan hayatı açısından hangi sonuçlara yol açabileceğini gösteriyor" denildi.

2012’nin ilk grup toplantısında da başbakan molotofkokteylini yasa ile silah sınıfına sokacaklarını açıkladı.
Bunca senedir her gösteride dükkânların, banka ATM’lerinin yakılmasında, gösterilere müdahale eden güvenlik güçlerine karşı kullanılan II. Dünya savaşının savunma silahı bu silah, ancak bir mahkemenin tetiklemesiyle yasalara ateşli silah olarak girecek.

Siyasetin gün gün değişen gündemlerini izlerken böyle bir ayrıntının birilerinin aklına gelmesini beklemek safdillik olurdu. Yıllardır kimsenin aklının ucundan geçirmediği bu ayrıntı, bir mahkemenin kararı ile gün yüzüne çıktı ve fitil ateşlendi.

Günaydın dedikten sonra buna da şükür mü diyelim?

Hiç yorum yok: